CHP’deki ‘şaibe’ iddialarının tanığı sabıkalı çıktı

Halk TV yazarı İsmail Saymaz bugünkü köşesinde, CHP’nin 2023 Kasım kurultayında ortaya atılan “şaibe” iddialarının merkezindeki tanık Erkan Çakır’ın karanlık ve kriminal geçmişini ayrıntılarıyla yazdı. Yazısında, Erkan Çakır’ın “Osman Yıldırım” ve “Gizli Tanık Efe” gibi daha önce Ergenekon sürecinde öne çıkmış, sonradan sahte beyanları ve suç dosyalarıyla gündeme gelen tanıklara benzediğini belirtti. Saymaz, “Osmanım” ve “Efe” olarak bilinen bu eski tanıkların nasıl hem yargılamalarda hem de kamuoyunda manipülasyon yaparak iktidar ve FETÖ için tehdit görülen kişilerin tasfiyesinde kullanıldığını hatırlattı.

Yazısında, Erkan Çakır’ın CHP kurultayından hemen sonra sosyal medyada ortaya attığı iddialarla “delege satma” söylentisini alevlendirdiğini vurguladı. Bu iddiaların, Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş’a yönelik hakaret soruşturması şeklinde başladığını, fakat savcılığın hızla konuyu genişleterek işi “şaibe” soruşturmasına dönüştürdüğünü aktardı. Saymaz, Çakır’ın ifadelerini defalarca değiştirdiğini ve asılsız iddialarda bulunduğunu yazdı.

Ayrıca Saymaz, Erkan Çakır’ın İzmir’de iki ayrı kadına karşı işlediği iddia edilen şantaj ve dolandırıcılık suçlarına ilişkin davalardan ayrıntılı biçimde söz etti. İlk olayda, “X” olarak anılan bir belediye çalışanını “özel hayatınla ilgili elimizde fotoğraf ve belgeler var” diyerek 2,5 milyon TL’yi aşkın para vermeye zorladığını yazdı. Çakır’ın bu şantaj suçundan 20 ay hapis ve 25 bin TL para cezasına çarptırıldığını, kararın istinaf mahkemesi tarafından da onandığını belirtti. İsmail Saymaz, böylece Çakır’ın sabıkalı hale geldiğini ifade etti.

Yazısında, ikinci mağdur “T” isimli kadının da benzer bir yöntemle kandırıldığını aktaran Saymaz, Çakır’ın kendisini “CHP’de üst düzey ilişkileri olan, yolsuzlukları araştıran” biri gibi tanıtarak mağdurun güvenini kazandığını söyledi. Mağdurun araç satışından gelen 320 bin TL’yi ve ayrıca kredi çekerek elde ettiği parayı da Çakır’a kaptırdığını anlattı. Çakır’ın, mağduru aileye rezil etme, görselleri paylaşma ve “derin devletim, işini değiştiririm” gibi tehditlerle sindirmeye çalıştığını yazdı. Bu yüzden Çakır’a “nitelikli dolandırıcılık ve şantaj” suçlamalarıyla sekiz yıla kadar hapis istemiyle dava açıldığını ifade etti.

Bütün bu anlatımlarıyla Saymaz, Çakır’ın “yalan tanık” örneğinin yeni bir versiyonu olduğunu ileri sürerek, CHP kurultayında dillendirilen “şaibe” iddialarının böylesi sabıkalı bir ismin ifadelerine dayandırılmasının manidar olduğunu vurguladı. Yazısında, Erkan Çakır’ın akıbetini zamanın göstereceğini belirtti ve Ergenekon sürecindeki “Osmanım”ın cezaevinde kaldığını, “Efe”nin yurt dışına kaçtığını hatırlattı.

İsmail Saymaz, Çakır tarafından dolandırılan “T” isimli kadının, başından geçenleri anlattığı yazısını da aktardı:

“Erkan Çakır, yıllarca unutamayacağım bir isim. Onun psikolojik manipülasyonları ve ustaca kurduğu tuzaklar beni hayatımın en zorlu dönemlerine sürükledi. Yalnızca maddi kayıplara yol açmakla kalmadı, ruhsal ve bedensel sağlığımı ciddi şekilde etkiledi. Çakır’ın dolandırıcılık yöntemleri o kadar profesyoneldi ki, her adımda beni güvenle tuzağa düşürdü. Kendimi kukla gibi hissettim; zihnim, duygularım ve kararlarım üzerinde tam bir kontrol sağladı. Bu süreçte arabamı ve önemli miktarda paramı kaybettim, bankalara yüklüce borçlara girdim ve hayatım hem maddi hem de manevi anlamda altüst oldu.

Maddi sıkıntılar nedeniyle aylarca iş yerime kilometrelerce yürüyerek gidip gelmek zorunda kaldım. Ancak en kötüsü, bu sürecin bedensel sağlığım üzerindeki yıkıcı etkileri oldu. Stres, yalnızlık ve çaresizlik, ciddi sağlık sorunlarını beraberinde getirdi. Rahim ağzı kanseri ikinci evreye ilerledi, saçkıran rahatsızlığına yakalandım ve saçlarımın yarısını kaybettim. Zona ve ürtiker gibi cilt hastalıkları ortaya çıktı. Her gün intihar düşünceleriyle boğuşmak zorunda kaldım.

Erkan Çakır gibi profesyonel dolandırıcılar insanların güvenini suistimal ederek hayatlarını karartmakta ve toplumsal güveni zedelemektedir. Şu anda Erkan Çakır adına ağır ceza mahkemesinde bir dava süreci bulunmaktadır. Umuyorum ki adalet yerini bulacaktır.”

Yazının tamamını okumak için .

 

Related Posts

950 milyonluk dev köşkün satışıyla ilgili flaş gelişme

Koza Altın, Bebek’te 950 milyon lira + KDV fiyatla satışa çıkardığı deniz manzaralı köşk, iki ev ve garajdan oluşan 3.091 metrekarelik gayrimenkulün satışını iptal etti.

Sudan Birleşik Arap Emirliklerini ‘saldırgan ülke’ ilan etti: Diplomatik ilişkileri kesti

Sudan, Birleşik Arap Emirlikleri’ni (BAE) “saldırgan ülke” ilan ederek bu ülkeyle diplomatik ilişkileri kesme kararı aldı. BAE’nin, ülkede hayati önem taşıyan tesisleri, hizmet tesislerini hedef almaya devam ettiğini, son olarak petrol ve gaz depolarını, Port Sudan Limanı’nı ve havalimanını, enerji santrallerini ve otelleri hedef aldığını dile getiren Savunma Bakanı Yasin İbrahim Yasin, bunun, milyonlarca sivilin canını ve malını riske attığını, bölgesel ve uluslararası güvenliği, özellikle Kızıldeniz’in güvenliğini tehdit ettiğini vurguladı.

Netanyahu: Yemen’e düzenlenen saldırılar İran’a da “mesaj”

Netanyahu: Yemen’e düzenlenen saldırılar İran’a da “mesaj”

Anket sonucunda çarpıcı sonuç: CHP zirvede, AKP’nin eriyişi sürüyor!

ALF Araştırma, 1-4 Mayıs 2025 tarihleri arasında yaptığı seçim anketinin sonuçlarını açıkladı. Anketin sonucuna göre, CHP zirvedeki yerini korurken, AKP’nin oyları erimeye devam ediyor.

Özel’e yumruk atan cani neden açma germe hareketi yaptığını anlattı

CHP lideri Özgür Özel’e yumruk atan 66 yaşındaki Selçuk Tengioğlu’nun savcının neden açma germe hareketleri yaptığını sorması üzerine, “Bulunduğum yerde uzun süre sabit kalamam” yanıtını verdi.

Öğrencilere orantısız güç kullanan polis, soruşturma açılan CHP’li yönetici

Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından Kocaeli’de yapılan eylemlerine katılan CHP Gençlik Kolları Genel Başkan Yardımcısı Özlem Ünal’a “polise hakaret ve gösteri yürüyüşüne muhalefet” suçunu işlediği iddiasıyla soruşturma açıldı. Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığına ifadesinin ardından açıklama yapan veren Ünal’ı CHP’liler yalnız bırakmadı.