Yerel seçimlerde ‘kent uzlaşısı’ adıyla lokal ittifaklar yapan CHP ve DEM’in arasında sert rüzgarlar esiyor. CHP’de Genel Başkan Özgür Özel ve Ekrem İmamoğlu, özellikle İstanbul seçimlerinde belirleyici olacak olan DEM ile ittifaka parti içinden gelen tepkileri yumuşatmak için yoğun çaba gösteriyor. Ancak Afyonkarahisar’da başlayan kriz büyüdü ve DEM Partililerden ortakları CHP’yi faşistlikle suçlayan sert açıklamalar geldi.
Afyonkarahisar’da ‘DEM’ krizi
CHP’nin Afyonkarahisar Belediye Başkan Adayı ve Afyon Milletvekili Burcu Köksal’ın Salı günü kentte düzenlenen ve CHP Genel Balkanı Özgür Özel’n de katıldığı mitingdeki konuşmasında
“Seçildiğimde belediyenin kapıları DEM Parti hariç her siyasi partiye açık olacak”
demişti.
“Aman başkanım sen düzelt”
Özgür Özel ise daha sonra geçtiği Uşak’taki mitingde Burcu Köksal’ın açıklamalarının “dil sürçmesi” olduğunu ileri sürerek,
“Demin Afyon’dan geldim ve Burcu Başkandan da selam getirdim. Bu sırada Afyon’da konuşurken ‘belediyenin kapılarını ardına kadar açacağız’ diye söylerken orada bir küçük sürçü lisan oldu, ‘aman başkanım sen düzelt’ dedi. Afyon Belediyesinin de, Uşak Belediyesinin de seçildikten sonra kapıları ardına kadar tüm siyasi partilere, tüm Uşak ve Afyonlulara açıktır”
dedi.
“Dilim sürçmedi”
Ancak Burcu Köksal, CHP Genel Başkanı Özel’i yalanlayarak,
“Bir dil sürçmesi sonucu değil. Sözümüzün arkasındayım”
açıklaması yaptı.
“Ya iş ya da başka parti bulacak”
CHP’de yaşanan DEM Parti krizine İstanbul’dan Ekrem İmamoğlu da müdahil oldu. Bakırköy Cumhuriyet Meydanı’ndaki mitingde konuşan İmamoğlu, Köksal’ı hedef alarak şunları söyledi:
“Öyle, ‘ben belediye başkanı olursam, şu partilileri belediyeye almam, şu partililer hariç şunlarla görüşürüm, diyen ya kendine başka bir iş bulacak, ya da başka parti bulacak onu söyleyeyim.”
İstifa etme baskı mı?
Ekrem İmamoğlu’nun bu çıkışından sonra, CHP’nin Afyon adayı Burcu Köksal’ın CHP’den istifa etmesinin gündeme geleceği ve parti içerisinden kendisine bu yönde baskı kurulacağı konuşuluyor.
Seçilemezse vekilliği devam edecek
Köksal, 14 Mayıs seçimlerinde CHP’den Afyonkarahisar Milletvekili seçilmişti. 31 Mart seçimlerinde şehrinden belediye başkanı seçilemezse milletvekilliği devam edecek.
DEM cephesinden sert tepki
CHP’den yaşanan krizin gerekçesi olan DEM Parti’den ise sert açıklamalar geldi. DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan,
“Diyor ki; ‘ben belediyeyi alırsam DEM Partililer kapıdan giremez.’ Bunlara 31 Mart’ta Kürtler gerekli olan cevabı verecektir”
açıklaması yaptı.
DEM Parti Ağrı Milletvekili Sırrı Sakık ise
“Ben Kürtlere seslendim, herkes size karşı ittifak oluşturuyor sizde kendi ittifakınızı oluşturun diye. Hiçbir partiye kazandırmak gibi bir mecburiyetimiz yok dedim diye bana ‘mikro milliyetçi’ dahi diyen oldu. Peki bunun adı nedir? Bizim belediyelerimizde kapımız herkese açık faşist, ırkçılar hariç”
dedi.
CHP-DEM krizinin diğer adresi: İzmir
Kent uzlaşısına ve Özgür Özel ile Ekrem İmamoğlu’nun olağanüstü çabalarına rağmen kamuoyu önüne taşınan krizin DEM cephesinde ise ‘ötekileştirme’ tepkisi var. DEM Parti’nin aday çıkarmama eğiliminde olduğu İzmir’de aday gösterdiği
Akın Birdal ve Türkan Aslan röportaj verdikleri Ege’de Son Söz gazetesine
zehir zemberek açıklamalarda bulundular.
“Cemil Tugay bizimle poz vermek istemedi”
DEM’in İzmir Büyükşehir Belediye Eş Başkan Adayı Türkan Aslan, CHP’nin İzmir Büyükşehir Adayı Cemil Tugay’ın kendileri ile fotoğraf çektirmek istemediğini söyledi.
Aslan, Akın Birdal ile verdikleri röportajda,
“Cemil Tugay, DEM Parti’nin il binasına gelip bir fotoğraf verme nezaketini bile göstermedi. Kendi zihni itibarıyla bizi öteki olarak görmeye devam etti”
dedi.
“Böyle bir anlayışla bu kenti birlikte yönetme imkanımız olmadığını gördük”
Sözlerinin devamında,
“Bu noktada bizimle fotoğraf vermeyecek hiçbir anlayışla, zihinle bir araya gelmek durumunda da değiliz.”
diyen Aslan,
“Parti görüşmeleri yapılırken sonuçta genel merkez ile götürülecek bir iş değil bu. Yerelde aktörler var. O temelde yapılan görüşmelerde bizim öğrendiğimiz kadarıyla belediye başkan adayları, partili yetkililerimize görüşme noktasında kapalı olduğunu söylemiş. Açık olarak söyleyip söylemediğini bilmiyorum ama bize yansıyan bu. Biz böyle bir anlayışla bu kenti birlikte yönetme imkanımız olmadığını gördük.”
diye konuştu.
CHP ile pazarlıkları anlattı: 3 belediye meclis üyeliği, 1-2 ilçe…
Birdal ise,
“Kent uzlaşısının olmasını istediğimiz konusunda çok samimiydik. Bizim kent uzlaşımızla CHP’nin kent uzlaşısında farklılıklar oldu. Onlar işi pazarlığa dönüştürmek istediler. 3 belediye meclis üyeliği, 5 il genel meclis üyeliği, en fazla ileri gidilirse de 1-2 ilçe. Biz öyle düşünmüyorduk. Kentte yaşayan kentlilerle, kadınlarla, emekçilerle, ekolojistlerle, gençlerle, engellilerle bütün farklı olan kesimlerle beraber bu kentin yönetimine talip olma anlayışını esas aldık.”
açıklamasında bulundu.
“Tunç Soyer aday olsaydı, aday göstermezdik”
“Tunç Soyer aday gösterilseydi DEM Parti aday göstermezdi”
açıklaması sorulan Birdal,
“Çalışmalarda ortaklaşma oldu. İzmir’i insan hakları kenti yapma konusunda önemli çabaları oldu. Öyle iddiaları da vardı bazı adımlar da atıldı daha toplumcu bir yanı vardı. Ankara’da görüşmeler sürüyordu. Tunç Bey’e karşı bir sempati belirtiliyordu. Bunu CHP Genel Merkez de biliyor, burası da biliyor ama sonra ne oldu bunu biz bilemeyiz.